TikTok’u yasaklamak hatalı probleme kötü çözümdür!

Chris Stokel WALKER

Artık 10 saniyelik viral danslar yok… “Fırınınızı nasıl temizlersiniz?” diyerek hazırlanan videolar artık yok…TikTok’u yasaklamak, kullanıcılara inanılmaz derecede bağımlılık yapan içerikte gezinmek için potansiyel olarak çok fazla zaman kazandırabilir.

Ancak kanıtlanmamış “Çin merkezli platformun Pekin’in hain amaçlar için kullanıcı bilgilerini paylaşacak” iddiası üzerine TikTok’u yasaklamak, anti-Amerikan, anti-demokratik ve uygunsuz bir tepki olur. Dahası, TikTok’u yasaklamak, tehlikeli bir propagandanın yayılmasıyla mücadelede tamamen yararsız olacaktır.

Amerika Birleşik Devletleri’nde sosyal medya uygulamasının tamamen yasaklanması yaklaşıyor. Geçtiğimiz hafta, Biden yönetimi Ticaret Bakanlığı’na bu hakkı tanıyan Senato tasarısına destek vereceğini açıkladı. Tasarı, bir iki düzine eyaletin kamu çalışanlarına TikTok’u yasaklamasının ardından gündeme geldi.

Federal hükümet de aynısı yaptı, keza Avrupa’daki birçok ülke ve Kanada… Korkulan şu: TikTok’un sahibi ByteDance, kullanıcı bilgilerini Çin yönetimiyle paylaşacak! Böyle bir endişe nereden kaynaklandı, bilinmiyor. TikTok’un Amerikalı yöneticileri defalarca “Çin yönetiminden bilgi paylaşımı için hiç baskı görmedik” ve “Böyle bir talep gelse de reddederiz” dedi.

Benim gibi muhabirler yıllarca bu ABD’li yöneticilerin yalan söylediğini kanıtlamaya çalıştık ancak bir şey bulamadık. Onlarca eski TikTok çalışanı, şirketle ilgili bir sürü çamur attı ancak hiçbiri bilgi paylaşımı olduğunu söylemedi.

Tabi şu var: ByteDance bugüne kadar böyle bir şey yapmadı diye yapmayacak anlamına gelmiyor. Peki ya diğer sosyal medya platfomları? Örneğin, Facebook’un sahibi Meta, AB kuralları çerçevesinde kullanıcı bilgilerini “kötüye kullanmak”tan ceza ödemişti. TikTok’un geleceğin bilim insanları, eğitmenleri ve politikacıları olabilecek 1 milyar aktif kullanıcısı var.

Yaşlı politikacılar bunu anlayamayabilir ancak TikTok, online inovasyon kadar öğrenme ve telekomünikasyon için değerli bir yer. Onu yasaklamak, özgürlüklerin sindirilmesi ve internetin sansürlenmesidir.

Böyle bir şey Çin’den beklenir, ABD’den değil. Sosyal medyanın bir propaganda aracı olduğu biliniyor. Facebook da Instagram da Twitter da… ve TikTok da…

Etki ve dezenformasyon tarafında yapmamız gereken çok şey var. Hükümet soruşturmalarına ve araştırmacı gazetecilik projelerine rağmen, sosyal medyanın demokratik seçimler üzerindeki ve bölünme ve huzursuzluğu teşvik etme üzerindeki etkisini hâlâ tam olarak anlamış değiliz. Bu, son yarım düzine yılın en büyük toplumsal hikayelerinden biri…

Hükümetler bununla ancak yeni başa çıkıyor. Ancak bu, tek bir platforma özgü bir sorun değildir. Bir sosyal medya platformunu yasaklayıp diğerlerine dokunmamak hiçbir şeyi çözmez. Aksine, daha derin sorunların mikrop gibi ortaya çıkıp yayılmasına neden olur.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top