Sıkıntıya düşen şirketlerden bilançolara ‘kredi’ makyajı

Hamide HANGÜL

Son dönemde kurlardaki yükseliş ve enflasyon şirketleri sıkıntıya sokuyor. Bu durum finansal suiistimallere zemin oluşturuyor. Türkiye’nin tek kadın Adli Muhasebe ve Hile Denetimi Uzmanı olan Pusula Danışmanlık’ın

Kurucusu Fikriye Aslan, eskiye oranla daha sık yaşandığını söylediği mali suçları ve suiistimalleri Dünya Gazetesi’ne anlattı.

Denetledikleri işletmelerde “Bilançoların gerçeğe uygunluğunu, tahsilatların gerçek olup olmadığını, karşılığında ne kadar hizmet satın alındığını ve cari işlem sonuçlarını” incelediklerini belirten Fikriye Aslan, “Şu günlerde en çok karşılaştığımız olay mali tablo hileleri” dedi. Öz kaynakları sıkıntıya girmiş, kredibilitesi zarar görmüş, maliyetleri ve ciroları çok hızlı değişmiş firmalarda krediye erişim için “makyaj” adı altında çok fazla kalem oynatıldığını söyleyen Aslan, aktiflerini yüksek gösteren firmaların bu şekilde krediye ulaşmaya çalıştıklarını

söyledi. İhtiyaç duyulan kredinin miktarına göre makyajın boyutunun da büyüdüğünü belirten Aslan, bazı firmalar için bunun makyaj düzeyinde kalırken, bazıları içinse makyajı aştığını açıkladı.

Hilenin izini sürmeye mali tablolardan başlıyoruz

Ekonomik dalgalanmaların suistimallere açık alanlar oluşturduğunu, bu dönemlerde işlerinin arttığı belirten Aslan, hilenin izini sürmeye mali tablolardan başladıklarını açıkladı. Aslan, böyle bir suiistimalin bütün boyutlarıyla tespitinin 6 aydan başlayarak 3 yıla kadar sürebildiğine işaret eder, “Sahte faturalar bize kokar” diyerek, en çok yapılan mali tablo hilelerinden birinin ciroyu yüksek göstermek olduğuna işaret etti. “Fazladan fatura kestirir, raporlama bittikten sonra malları iade alır. En sık yapılan şey bu” diyen Aslan, insanların kendisine, “Bu kadar çok çalışmama rağmen kazandığım para nereye gidiyor?” diye sorduğunu söyledi.

Aslan, şirket içi bir suiistimalin en iyi ihtimalle 4 yılda anlaşıldığını, 18 yıl fark edilmeyen suiistimallere şahit olduğunu söyledi.

Tahsilatına bakmak lazım

İşlerinin “Kötüye karşı önlem almak” olduğunun altını çizen Aslan, “Burada işveren, yönetim kurulu üyeleri ya da ortakların dikkat etmesi gereken nokta, siparişin ya da satışların tahsilatının yapılmış olmasından prim vermektir. Yani tahsilatını bakmak lazım. Ciro çok şişik ancak parası nerede? Burada tedbir noktası budur. Sürekli düşük giden limitler birden yükseliyorsa, oradan bir şimşek çakmalı. Siparişler ayın son birkaç gününe mi kitleniyor. Buralar sinyal veriyor aslında” uyarısında bulundu.

Uzaktan çalışma denetimi zorlaştırıyor

Şişik ciro karşısında vergi durumunun sorulmasına Aslan, şu yanıtı veriyor: “Sanal bir satış yapıp vergisini ödeterek, bir ay sonra o mal iade olduğunda vergiden düştüğü için karşı taraftan KDV’sini alabilir. Vergi

açısından da iade gelen malın KDV’sini indirim konusu yapıyorsunuz. Öbür taraftan hesaplanan KDV yapıyorsunuz muhasebe yönünden, yani KDV dengeleniyor. Ancak cebe giren para başkasında” dedi. Suistimallerin pandemiden bu yana yüzde 20 arttığına işaret eden Aslan, “Fatura yaratma ve fatura oynamada sahtecilik yüzde 20 arttı. Uzaktan çalışmanın çok güzel yönleri var ama denetimi zorlaştırdı” diye konuştu.

Firmaların aylık kaybı 8 bin 300 doları buluyor

Suiistimal İnceleme Uzmanları Derneği’nin (ACFE) 2022 yılı raporu, suiistimalleri göstermesi açısından çok çarpıcı verileri ortaya koyuyor. Rapora göre, 125 ülkede 2 bin 504 vakanın incelendi. Bu verilere göre, finansal suiistimale uğrayan firmaların yüzde 52’si suiistimalden kaynaklanan zararı tazmin edemiyor. Rapora göre, dünyada bir firmanın uğradığı suiistimali tespit süresi ortalama 14 ay. Bu sürede firmalar yine küresel ortalamaya göre ayda 8 bin 300 dolar kaybediyor. Küçük işletmelerde fatura suiistimalleri büyük işletmelere göre 2 kat fazla.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top